Tişört sanıldığının aksine binlerce yıllık geçmişi olan bir kıyafet değil. Her ne kadar bazı kaynaklarda Mısır’da ya da Roma’da çıktığını söylese de tişörtün ilk çıkış tarihi 1900’lü yıllarda Amerika’da görülüyor. O da günümüzde kullanıldığı şekilde de değil. Günümüzde algıladığımız gibi bir tişört modası yok. Aksine tişört ilk önce cephede savaşan askerlerin iç giyimi için üretiliyor. Tişörtün ilk zamanlarda Amerika Deniz Piyadeleri için üretildiği, ilk amacının da bahriyelilerin göğüs kıllarının görünmesini engelleyecek bir iç giyim olarak tasarlanıldığı biliniyor. Bisiklet yaka, beyaz kumaştan ve pamuktan üretilen ilk tişörtler aslında ilk üretildiğinde görülmemesi gereken bir iç çamaşırı olarak düşünülmüştür. Askerlere içlik olarak tasarlanan tişört zamanla bir moda haline geliyor. Peki nasıl oldu da tişört bir moda haline gelmiştir? Bunda neyin ve kimlerin etkisi olmuştur? Gelin şimdi bu sorularımızın da cevabını verelim: Başta da söylediğimiz gibi tişört öncelikle askerlere içlik olarak tasarlanıyor. Ancak bu askerler savaştan dönünce bu tişörtleri günlük hayatlarında da kullanmaya başlıyor. Haliyle gündelik hayatta tişört giyen insan sayısı gün geçtikçe artıyor. Fakat tişörtün popüler olması bununla olmuyor. Asıl etkiyi Hollywood sineması yapıyor.
Hollywood sinemasının tişörtün etkisine geçmeden önce tişört isminin nerden geldiğine de bakalım. Shirt ismi İngilizcede genellikle gömlek, vücudu kaplayan kıyafet anlamlarında kullanılıyor. Tişört sözcüğünün başındaki “T” ise beden ve kolları ile “T” harfini çağrıştırdığı için T-shirt adını alıyor. 1920 ‘li yıllarda t-shirt sözcüğü bir Amerika-İngiliz sözcüğü olarak kabul ediliyor.
Şimdi gelelim tişörtün Hollywood sinemasıyla birlikte trend haline geldiği ilk yıllara. Özellikle Clark Gable, Marlon Brando, James Dean, Elvis Presley gibi yıldızlar sayesinde tişört çekici bir dış giysi olarak algılanmaya başlanmıştır. Marlon Brando’yu “A Streetcar Named Desire” filminde, James Dean’i “Rebel Without a Cause” filminde hemen hemen herkes tişörtleriyle hatırlar. Özellikle bu iki oyuncunun tişörtün popüler olmasına katkısı büyüktür.
Tişört her ne kadar günlük hayatta tercih edilen bir giysi olsa da 2. Dünya Savaşı’nın bitimine kadar hep bir erkek giysisi olarak düşünülmüştür. Ancak 1950’li yıllardan sonra tişörtler kadın, erkek, çocuk herkesin giydiği ve tercih ettiği bir kıyafet olmuştur. Tahmin edilebileceği gibi ilk tişörtler baskısız ve düz kumaş şeklindedir.
Bu baskı teknolojisiyle birlikte tişört endüstrisi de doğmuştur. Ancak bu baskı teknolojisi daha başlamadan tişörtlerin renklendirilmesinde hippilerin de etkisini unutmamak gerekir. 1950’li ve 1960’lı yıllarda hippiler geleneksel kıyafetleri reddediyor ve tişörtlerini elle boyayarak kişisel beğenilerini yansıtmaya başlıyorlar.
Sonraki yıllarda gelişen bilgisayar ve yazılım teknolojisi sayesinde üreticiler, müşterilerin talep ettiği kişiye özel baskıları yapmaya başlıyorlar. Zamanında küçümsenen, kıyafetlerin içinde giyilmesi için tasarlanan, görüldüğünde ayıp olarak karşılanan tişört günümüzün en önemli kıyafetleri arasında yer alıyor. Kadın, erkek, çocuk herkesin severek giydiği, yaz aylarının vazgeçilmezi tişörtler zamanla Yuvarlak Yaka, Y Yaka, V Yaka, Polo Yaka şeklinde türlere de ayrılıyor. Günümüz teknolojisinin getirdiği imkanlarla birlikte üzerlerine çok farklı baskı tekniklerinin uygulanabildiği, yazıların yazılabildiği tişörtler her geçen gün farklı modelleriyle tüketicilerin beğenisine sunuluyor.